Her yıl Ağustos ayında, Avrupa ve ABD finans piyasaları özel bir döneme girer; birçok trader bu zaman diliminde tatile çıkmayı tercih eder. Bu fenomen, sadece TradFi piyasalarını değil, aynı zamanda Kripto Varlıklar piyasasını da önemli ölçüde etkiler.
Son 7 yılın verilerini incelediğimizde, Bitcoin (BTC) ve Ethereum (ETH)'un Ağustos ayında belirgin bir eğilim gösterdiğini görüyoruz: 5 kez fiyat düşüşü gerçekleşti. Bu istatistik, piyasa katılımcılarının yaklaşan Ağustos piyasası hakkında dikkatini ve tartışmalarını artırdı.
Dikkate değer olan, 2020 ve 2021 yıllarının bu eğilimin istisnası olduğudur. Bu iki yılda, BTC ve ETH Ağustos ayında fiyat artışı gerçekleştirdi. Ancak, bu anormal durum tesadüf değildir; belirli piyasa koşulları ve itici güçleri vardır. 2020 yılında, küresel merkez bankaları büyük ölçekli para genişlemesi politikaları uygulayarak kripto varlıklar pazarına büyük bir likidite enjekte ettiler. 2021 yılında, merkeziyetsiz finans (DeFi) alanındaki hızlı gelişim, pazara yeni yatırım odakları ve büyüme dinamikleri sağladı.
Bu yıl Ağustos'a bakıldığında, piyasa ortamı son iki yıldan farklı. Küresel ekonomi enflasyon baskısıyla karşı karşıya, ülkelerin merkez bankaları para politikalarını sıkılaştırmaya başladı, kripto varlıklar piyasası da bir düzeltme sürecinden geçti. Bu bağlamda, yatırımcılar Ağustos piyasası konusunda genellikle temkinli bir tutum sergiliyor.
Ancak, kripto varlıklar piyasasının yüksek dalgalanması ve öngörülemezliği yatırımcılara fırsatlar da sunmaktadır. Bazı analistler, mevcut piyasa ortamının uzun vadeli yatırımcılar için daha iyi bir giriş fırsatı sağlayabileceğini düşünüyor. Aynı zamanda, yeni teknolojik gelişmeler ve uygulama alanlarının genişlemesi piyasayı harekete geçirebilecek yeni bir güç olabilir.
Her durumda, yatırımcıların karar verirken piyasa ortamını, teknolojik gelişim eğilimlerini ve kendi risk toleranslarını kapsamlı bir şekilde değerlendirmeleri gerekmektedir. Bu belirsizlik dolu pazarda, mantıklı ve dikkatli kalmak, yatırım riskini makul bir şekilde dağıtmak akıllıca bir seçim olacaktır.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
10 Likes
Reward
10
4
Share
Comment
0/400
DancingCandles
· 5h ago
long pozisyonlar devam ediyor, cesur bir şekilde long aç
Her yıl Ağustos ayında, Avrupa ve ABD finans piyasaları özel bir döneme girer; birçok trader bu zaman diliminde tatile çıkmayı tercih eder. Bu fenomen, sadece TradFi piyasalarını değil, aynı zamanda Kripto Varlıklar piyasasını da önemli ölçüde etkiler.
Son 7 yılın verilerini incelediğimizde, Bitcoin (BTC) ve Ethereum (ETH)'un Ağustos ayında belirgin bir eğilim gösterdiğini görüyoruz: 5 kez fiyat düşüşü gerçekleşti. Bu istatistik, piyasa katılımcılarının yaklaşan Ağustos piyasası hakkında dikkatini ve tartışmalarını artırdı.
Dikkate değer olan, 2020 ve 2021 yıllarının bu eğilimin istisnası olduğudur. Bu iki yılda, BTC ve ETH Ağustos ayında fiyat artışı gerçekleştirdi. Ancak, bu anormal durum tesadüf değildir; belirli piyasa koşulları ve itici güçleri vardır. 2020 yılında, küresel merkez bankaları büyük ölçekli para genişlemesi politikaları uygulayarak kripto varlıklar pazarına büyük bir likidite enjekte ettiler. 2021 yılında, merkeziyetsiz finans (DeFi) alanındaki hızlı gelişim, pazara yeni yatırım odakları ve büyüme dinamikleri sağladı.
Bu yıl Ağustos'a bakıldığında, piyasa ortamı son iki yıldan farklı. Küresel ekonomi enflasyon baskısıyla karşı karşıya, ülkelerin merkez bankaları para politikalarını sıkılaştırmaya başladı, kripto varlıklar piyasası da bir düzeltme sürecinden geçti. Bu bağlamda, yatırımcılar Ağustos piyasası konusunda genellikle temkinli bir tutum sergiliyor.
Ancak, kripto varlıklar piyasasının yüksek dalgalanması ve öngörülemezliği yatırımcılara fırsatlar da sunmaktadır. Bazı analistler, mevcut piyasa ortamının uzun vadeli yatırımcılar için daha iyi bir giriş fırsatı sağlayabileceğini düşünüyor. Aynı zamanda, yeni teknolojik gelişmeler ve uygulama alanlarının genişlemesi piyasayı harekete geçirebilecek yeni bir güç olabilir.
Her durumda, yatırımcıların karar verirken piyasa ortamını, teknolojik gelişim eğilimlerini ve kendi risk toleranslarını kapsamlı bir şekilde değerlendirmeleri gerekmektedir. Bu belirsizlik dolu pazarda, mantıklı ve dikkatli kalmak, yatırım riskini makul bir şekilde dağıtmak akıllıca bir seçim olacaktır.