Üç yıl önce, eşim sürekli olarak kripto para ticareti yaptığımı "kumarbazlık" olarak nitelendiriyordu, kayınpederimin evinde yemek masasında akrabalar, yan gözle soruyordu: "Duyduğuma göre Bitcoin ile uğraşıyormuşsun? O şeyler dolandırıcılık değil mi?" Ben sessizce yemeğimi yedim, açıklamalarım boş bir şekilde kalıyordu. O zaman BTC hala 30 bin dolarda çırpınıyordu, ETH yeni 2000'i geçmişti, piyasada ayı havası hakimdi. Akrabalar bir yandan bana "düzenli bir işte çalışmamı" tavsiye ederken, bir yandan da kendi çocuklarının kamu sektöründe işe girdiğini, ev aldığını ve araba aldığını övünüyorlardı. Ben elimdeki değeri düşmüş pozisyonla, gerçek hesap ekran görüntülerini aile grubuna bile göndermeye cesaret edemiyordum.
Gerçek kazanç ilk kez yedi rakamı aştığında, hesabın ekran görüntüsünü eşime gönderdim: "Bak, işte senin üç yıldır 'kumarbazlık' dediğin şey." Eşim ekrana uzun süre baktıktan sonra aniden güldü: "Bu akşam yemeği ben yapayım, sen de bana kripto para nasıl alınır öğret." Demek ki, hesap bakiyesi en iyi ikna aracıdır. Geçen hafta kayınpederimin evine döndüm, akrabaların tutumu tamamen değişti: Kuzenim ellerini ovuşturup sordu: "Kardeşim, ETH'ye şimdi girebilir miyim? Duyduğuma göre 10 bin'e yükselebilir?" En başta en sert amca bile yanına geldi: "Şey... Bitcoin'i en güvenli nasıl saklayabilirim? Hangi cüzdanı kullanmalıyım?" Borsa uygulamasını gülümseyerek açıyorum, yerinde Kayıt, KYC ve spot alım öğretimi. Kayınpederim şarap yudumlayarak mırıldanıyor: "Bununla başarılı olacağını bilseydim, o zaman biraz yatırım yapmalıydım..." Bir zamanlar alay konusu olan "ciddi bir iş yapmamak", şimdi ailenin "en güvenilir yan işi" haline geldi. Ama biliyorum ki: Boğa piyasasında herkes kendini dahi sanır, sadece iflas edenler saygıyı anlar. #币圈 ##区块链#
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
Üç yıl önce, eşim sürekli olarak kripto para ticareti yaptığımı "kumarbazlık" olarak nitelendiriyordu, kayınpederimin evinde yemek masasında akrabalar, yan gözle soruyordu: "Duyduğuma göre Bitcoin ile uğraşıyormuşsun? O şeyler dolandırıcılık değil mi?" Ben sessizce yemeğimi yedim, açıklamalarım boş bir şekilde kalıyordu. O zaman BTC hala 30 bin dolarda çırpınıyordu, ETH yeni 2000'i geçmişti, piyasada ayı havası hakimdi. Akrabalar bir yandan bana "düzenli bir işte çalışmamı" tavsiye ederken, bir yandan da kendi çocuklarının kamu sektöründe işe girdiğini, ev aldığını ve araba aldığını övünüyorlardı. Ben elimdeki değeri düşmüş pozisyonla, gerçek hesap ekran görüntülerini aile grubuna bile göndermeye cesaret edemiyordum.
Gerçek kazanç ilk kez yedi rakamı aştığında, hesabın ekran görüntüsünü eşime gönderdim: "Bak, işte senin üç yıldır 'kumarbazlık' dediğin şey." Eşim ekrana uzun süre baktıktan sonra aniden güldü: "Bu akşam yemeği ben yapayım, sen de bana kripto para nasıl alınır öğret." Demek ki, hesap bakiyesi en iyi ikna aracıdır.
Geçen hafta kayınpederimin evine döndüm, akrabaların tutumu tamamen değişti:
Kuzenim ellerini ovuşturup sordu: "Kardeşim, ETH'ye şimdi girebilir miyim? Duyduğuma göre 10 bin'e yükselebilir?"
En başta en sert amca bile yanına geldi: "Şey... Bitcoin'i en güvenli nasıl saklayabilirim? Hangi cüzdanı kullanmalıyım?"
Borsa uygulamasını gülümseyerek açıyorum, yerinde Kayıt, KYC ve spot alım öğretimi. Kayınpederim şarap yudumlayarak mırıldanıyor: "Bununla başarılı olacağını bilseydim, o zaman biraz yatırım yapmalıydım..."
Bir zamanlar alay konusu olan "ciddi bir iş yapmamak", şimdi ailenin "en güvenilir yan işi" haline geldi. Ama biliyorum ki: Boğa piyasasında herkes kendini dahi sanır, sadece iflas edenler saygıyı anlar.
#币圈 # #区块链#